Bu benim için halen bir muamma. Kendi ailem küçüklüğümde pek Türk Sanat Müziği dinlemezlerdi, konserlere de gittiğimizi hatırlamıyorum. Kendim de gençliğim boyunca neredeyse hiç bir fasıl konserine gitmediğim gibi makamlardan da haberim olmadı (halen de yok). Arkadaşlarla gidilen meyhane akşamlarında genelde hep bir ağızdan söylenen o kadar güzel eseri ezberimden dahi okuyamamışımdır.
O halde ben nasıl oldu da alaturka havasında parçalar yazdım bilmiyorum ama yazdıklarım için sonra müzik büyüklerim bu parça nihavend olmuş, şu parça hicaz olmuş dediler. Ama her zaman bir ekleme de yaparlardı, olmuş olmasına da sonuna kadar öyle gitmemiş sonra bestenin içinde batıya kaymışsın. Demek ki ben batı ve doğuyu biraz biraz özdeşleştirerek de müzik çalışmaları yapmak istemişim, İlham Perim beni bu alanda da dürtmüş.
Aşağıdaki parçalar hep bu doğrultuda bestelediğim ve her birisini çok değerli müzisyenlerle kaydettiğim ve her birisinde çok keyif aldığım alaturka esinlenmelerimdir.