Arabamız bizim ikinci evimiz gibi değil midir? Kendimizi içine attığımızda bir oh çekeriz. Yazın klimayı açar serinler, kışın ısıtıcıyı çalıştırır ısınırız ve arabamız olmasına (markası ve modeli ne olursa olsun) şükrederiz. Arabada bazen kıyafetlerimiz, kitaplarımız, CD’lerimiz, iş çantamız ve eşyalarımız, haftasonu ve spor kıyafetlerine kadar her şeyimiz dönem dönem bulunur, adeta yedek bir ev, yedek bir soyunma odası, yedek bir ofis, yedek bir oyun yeri olarak kullanırız arabamızı. Reklamcılar da bütün bunların farkındalar. Arabamızı seçerken de bize yardımcı olmak için ellerinden geleni yaparlar. Arabası bir insanın aynı zamanda kişiliğini de bir ölçüde yansıtır. Kendinize biçtiğiniz araba markaları ve modeller vardır. Alabildikleriniz ya da alamadıklarınız için bile olsa bu böyledir. Aldığınız zaman da dünyalar sizin olur. Bu bölümde reklamcıların bizlerin araba almamız için hangi yönlerimizi, beklentilerimizi, hayallerimizi, ulaşmak istediğimiz mevki ve statüleri nasıl işlediklerini göreceğiz.