Speed wins. Hız kazanır. İyi de, biz nereden biliyoruz bu dizüstü bilgisayarın en hızlı laptop olduğunu? Şikago’da gördüğüm bu reklamda direkt dayatma var. Bakın bu Xfinity bilgisayarını alırsanız zaten en hızlısına sahip olacaksınız, bilesiniz yani.
Şikago’da bir araba bir başka arabayla yolda karşılaşmış ve biri diğerine ‘laf atıyor’ ama bunu sanki tatlı bir şekilde yapıyor gibi, ona sesleniyor: ‘Hey, good looking (Hey, güzel gözüken)’ Yani bu durumda bu arabaya binersek biz de mi ‘yakışıklı’ veya ...
İlk baktığınızda hemen anlaşılmıyor. Acaba ne demek istiyor diye düşünüyorsunuz. Sonra jeton düşüyor. Verizon telekomünikasyon firmasının Şikago’da sergilediği bir reklam esprisi var karşınızda. Hem ‘One size does not fit all (Bir ebat hepsine sığmıyor)’ diyor hem de bu yazılan yazının ...
Bu da gayet mantıklı kökleri olan bir sözcük. Öncelikle sayılara bakalım. Ahtapotun kaç kolu vardır: 8. O halde önce sekizi bir Almancaya çevirelim: ‘acht’. Ya da Latince’deki ‘octo’. Yanına da ayağı ilave ettik mi, işimiz bitiyor. ‘Pod’ ayak anlamına gelir. ...
Anlamıyla bütünleşiyor ve sarhoşluğa iyimser bir bakış açısı getiriyor. Farsça kökü ‘sar, ser’ yani baş kafa sözcüğünden oluşmakta. Haliyle ‘hoş’ da iyi, güzel anlamına gelir. Yani ‘sarhoş’ dediğimizde kafası iyi, kafası güzel anlamına geliyor. Aklıma Ömer Hayyam’ın rubaileri geldi. Bir ...
Sözcüğün kendi kökeni tehlike arz ediyor. Farsçadan gelen ‘can’ ve ‘baz’ sözcükleri birleşince ‘cambaz’ oluşmuş. Anlamı da: canı ile oynayan. İpin üstündeki adam canı ile oıynadığı için ona ‘cambaz’ diyoruz. Acaba o bunu biliyor mu? [www.emoji.com.tr]
Istılahat Lugati’de (Tıngır & Sinapian, 1892) Kanguru’nun ‘Kangourou’ olarak Fransızcadan alınarak şu anlamı ifade edilir. Hayvanatı mekiseden (keselilerden) Avustralya’ya mahsus kanguru.” İngilizce’deki ilk kullanımı da Kaşif James Cook’un Avustralya gezisinden dolayıdır: ‘kangaroo’. [www.nisanyansozluk.com]
Ahmet Rasim, ‘Şehir Mektupları’ (1898) eserinde şöyle der: “Avrupalı bir şarlatan doktor yok mu?” Fransızcada ‘charlatan’ çok konuşan, sahtekar demek. İtalyancada ‘ciarlatano’ ve ‘ciarlare’ gürültülü konuşmak demek. [www.nisanyansozluk.com] O halde şöyle diyebilir miyiz? Çok konuşan ve yüksek sesle konuşanın ‘şarlatan’ olma ...
Soru sıfatı olarak kullanılır. Tarih-i Selaniki’de (Selanikli Mustafa Ef., 1600) “ne-asl kimsesin, yaberün nedür?” diye sorulur. Kimlerdensin? Aslın nedir? Soyun sopun ne? Thesaurus’da ise (Meninski, 1680) “Ne asl: Qualis, quomodo. vulg. nasıl. Bu ne asl harekettür?” diye sorulur. Daha önce ...
Arapça’da ‘şu’ba’nın iki ayrı anlamı vardır. 1) Ağaç dalı. 2) Bölüm, kısım, departman, bir gövdenin bölündüğü kısımlar. Bir bankanın şubelerinin ağaç dallarına benzetilmesi bana çok yerinde bir benzetme olarak geldi. Bir şirketi geniş büyük bir ağaç olarak hayal edersek her ...